Ziyaretçi.
Hoş geldin! Forumun tadını çıkar.

Şu anda bu konuyu okuyanlar: 1 Ziyaretçi

Konuyu Oyla:
  • Toplam: 0 Oy - Ortalama: 0
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
0 0
Show  Deha: Kim seçer ki bozuk yolu?
#1
f09471e8-4633-436a-9068-d3211a990e2e.jpg

Bir değişim rüzgarı ile izledik bölümü, ben de bunun üzerinden değerlendireceğim. Bu değişimin iki sebebi var; biri reytingler, diğeri de hikayenin kısır döngüden kurtulmasıydı ama işler tam beklediğim gibi gitmedi. Aslında 11. bölümle umutlanmıştım ama 12. bölüm baştan farklı bir iş izliyorum havasını verdi. Değişim öyle bir olur ki, saç uzaması gibi; bir anda olmaz ama yavaş yavaş, alıştıra alıştıra bunu yaparsın ve hiçbir şey sırıtmaz. Fakat uzun saçı bir anda kesersen tuhaf gelir insana. Hah, işte aynen böyle oldu, bir bölümde tüm saçı kestiler ve ben farklı bir iş izliyorum sandım.

İlk başta belirteyim, ben kimsenin işine karışmak için yazmıyorum bu yazıları, sadece izliyorum ve yorumluyorum naçizane olarak...

Devam edeyim... Mesela bazı karakterler inandırıcı gelmemeye başladı, hepsi demiyorum bazıları. Bunun başında Devran geliyor. Dizi deha bir adamın intikam yolunda sevdiklerinin ve kendinin başına gelenleri anlatan bir hikayeden, adalet duygusunu 11 bölüm koruyan adamdan birden tuhaf ve değişimi inandırıcı gelmeyen birine dönüştü.

Örneğin zaten kardeşi öldüğünde bir değişim yaşadı ve sonuna kadar babasının suçlu olduğunu biliyordu ve buna inanıyordu. Tamam, kabul bunu kardeşinin telefon kaydını duyarak tam anlamıyla öğrendi ve etkilendi bu yadsınamaz bir gerçek ve de burada amaç seyirciye güçlü bir etki bırakmak için yapılmış olabilir ama bu bizim 11 bölüm boyunca izlediğimiz Devran Karan'dan bekleyeceğimiz değişimin fazlasıydı.

Babasını ölüme terk etme meselesi mesela. Bu da beni ikna etmiyor, ya da o zaman karakterimiz bir yalancı oluyor ki o zaman verilen önerme boşa düşüyor, çünkü ilk andan beri babası gibi olan Sofi'nin dediklerine eğri de büğrü de olsa uydu sonuçta, o zaman onu da kandırdı...

Bir başka örnek olan Barış Manço'nun şarkısı eşliğinde yolunun eğri olacağını ama doğru yola çıkacağını verdikleri sahne, Ceylan'a ders anlatır gibi doğrular üzerine verilen önermeler, 11. bölümde Hakim'i polise vermesi vb. hepsi boşa düşüyor demek... Eğer ben diziyi ikiye ayıracak olursam Devran'ın İskender'i silah zoruyla götürdüğü yerden ayırırım. Ondan biraz önce polis ile konuşup Hakim konusunda delil getirecek minvalinde bir imaj verdi ve sonra İskender'e gitti. Ondan sonrası yok. Dizi bir andan evrim geçirdi. Ya da bana öyle geldi diyeceğim ama bir sürü yorum gördüm benim gibi düşünen...

"...Onun için bu tür bir değişimler bazen dikkatlice işlenmesi gereken bir durumdur. Eğer başrol karakterinin değişimi mantıklı bir zemine oturtulmazsa, izleyiciyi şaşırtmaktan ziyade onları hikayeden koparabilir. Bununla birlikte, bir karakterin evrimi, onun yaşadığı içsel çatışmalar, kararları ve etkileşimleri üzerinden derinlemesine anlatıldığında, bu değişim güçlü bir anlatıma dönüşebilir. Eğer bu değişim bir “yanlış yol” olarak gösteriliyorsa, bu, karakterin bir tür hatalı seçim yapmasının ve sonrasında bu kararıyla yüzleşmesinin dramatik açıdan çok değerli olabileceği anlamına gelir. Zihinsel ve duygusal bir dönüşüm geçiren karakter, izleyicilerin empati kurmasına olanak tanır. Bununla birlikte, eğer izleyiciye neden yanlış bir yola saptığı net bir şekilde aktarılmazsa, karakterin değişimi tutarsız ve inandırıcı olmayabilir..."

Devran için bir diğer mevzu da Esme... Ya da Esme için Devran mevzusu...

Başrol karakterin 11 bölüm boyunca sevgilisine karşı duyduğu derin sevgi ve bağlılık varken, bir başka kadının onu dudaktan öpmesi karşısında hiç tepki vermemesi izleyiciyi şaşırtacak bir durum olabilir ama Esme ile arasında o kadar derin bir bağdan sonra yapılan bu hamle inandırıcı durmuyor. Bu değişim bir anda olduysa, "Ne oldu bu adama?" diye düşünmek kaçınılmaz.

Tamam İmre onu arabada ilk öptüğünde intikam yolunda, ben annemin oğluyum dediği bir dönemde Aysel'in babasına yaptığını hatırladı ve çocukluktan kalma bu şey onu orada tepkisiz bıraktı ama başka sorunlar var.

1: Neden babası ona aşkı tattığında anlarsın, gibi cümleler kurduğunda sessiz kaldı?
2: Neden İmre'ye karşı Esme'ye sevgisini ifade etmedi? Ondan uzak durmadı, iş dışında neden dibine kadar sokulmasına müsaade etti?
3: Böyle değildi madem neden Devran'ın büyük aşkını gördük Esme'ye karşı?
4: Sadece aklımda sen varsın, seni düşünüyorum, diyen karakter neden bunları söyledi?

Bu sorular uzar gider, kısacası biz neden 11 bölüm boyunca büyük bir aşk ve sevgi gördük? O zaman bize doğru olacağının mesajını veren kahramanımız yalancı yani yanlış. Ya da başka bir şey. İşte aradığım o başka bir şeyin cevabını sadece arabada ilk öptüğünde geçmişi hatırlaması ile telafi edilebilir olarak düşündüm ama babasının annesine yaptıkları ortadayken ve her anımda seni düşünüyorum, dediğin biri varken öpüldüğünde tepkisiz kalmasının sebebi nedir ben anlamadım açıkçası. Ki bu bir aldatmadır, iki o zaman sen sevmiyorsun Esme'yi, üç ya da başka bir şey var ve bunun cevabı çok zor verilir yazarlar tarafından, ki varsa tabii.

Hadi bir örnek daha. Devran ilk baştan beri her şeyi anlattığı Esme'ye bu sefer ne İmre mevzusunu ne de esas hikaye ile ilgili konuları anlattı. Bu değişim de bana geçmedi, biliyorum ki seyirciye de geçmedi...

Ama Devran'ın İmre'ye dikkatli ol sen masumsun, dediği sahnede Devran'ın ifadesinde bir şey sezdim ama aşk yoktu o ifadede, o aradığım nedenin cevabı ile bağlantılı olabilir. Ya da ben öyle olmasını istediğim için öyle sandım, bunu çözemedim açıkçası... Karmaşık...

Şöyle bir şey de var: Mesela biz intikam hikayesi diye başladığımız hikayenin içinde bir aşk hikayesi gördük. Ben zaten en büyük hayal kırıklığını burda yaşadım, çünkü aşk hikayesinin yan hikaye olarak kalıp esas hikaye ile emhal olacağımızı sanmıştım. Ama olmadı... Onun için de Esme ve Devran mevzusunu açtım...

Bundan sonra hikayenin gideceği yeri çok merak etmekle beraber ilk heyecanım olmadan takip ederim edersem. Ama Esme'nin ilk baştan beri verdiği doğrular üzerine olan önermesinin devam etmesini ve güçlü bir kadın olarak yoluna devam etmesini isterim. Kim İmre'nin de aynı şekil aslında. Deha gibi potansiyeli olan bir işin böyle hikayeler yerine kendi potansiyelini ortaya koymasını da en çok ben isterim...

Değişim demişken, örneğin Karga...

Elbet Karga'nın geçmiş hikayesi hakkında güzel bir şekilde ipucu verdiler 11 bölüm boyunca ama hem babasının uyanması -daha ilk başlardan beri sadece yanılmıyorsam bir kere göstermişlerdi- hızlı oldu ve buna bağlı olarak da Karga'nın değişimi de. Mesela geçmişte yanında öldürülen kadın ve Karga'nın Esme'ye bakması yeni hikayenin sinyallerini verdi ki ilk andan beri aklımın ucundan geçmeyen bir şey oldu bu. Çünkü Karga'nın derdi İmre'ydi ve hikaye eğer yön değiştirecekse genel yapısına zarar verir bence bu değişim. Vadedilen ile sunulan arasında makas oluşuyor, iki farklı yöne doğru gidiyorlar.

Devran, Sofi'ye "Devran döndü" dediğinde ve babasına neler yaptığını anlattığında tepkisinin daha büyük olmasını beklerdim Sofi'nin...

Biliyorum her hafta dizi yetiştirmek AŞIRI zor bir şey ve benim izlediğim bölümü yorumlamamla o muhteşem tempo içinde bölüm yetiştirmek başka bir şey ama sonuçta ortaya bir içerik sunuluyor ve göze batan unsurlar da göz ardı edilemez maalesef...

Geçen yazımda İmre'nin motivasyonunun hiç geçmediğini yazmıştım ilk baştan beri, Devran'ı öpmesi, sevgilisi olan bir adamı öpmesi ve zaten demin dediğim üzere Devran'ın tepki vermemesi nasıl doğru bir önerme sunuyor bize? Koskoca dahi bir adamın hikayesinin geldiği nokta bu mu, diyor insan... Bu olay Esme ile arasını açıp büyük bir ayrılık ve aşk hikayesi yazmak içinse inanın biz inanmıştık Esme ile Devran'a. Ama İmre ile Devran içinse bu, işi aldatma olmadan, sevgilisi olan birini kadın karakterimiz öpmeden de yapılabilirdi, ki böylece Deha'nın hikayesinin güçlü tarafını zedelemezdi...

11. bölümün ardından işte bu, demiştim ama 12. bölüm hevesimi kursağımda bıraktı. Bunların hepsini laf olsun diye demedim, diziyi seven ve çok başarılı olmasını isteyen biri olarak dedim. Umarım her şey çok güzel olur bundan sonra... Ve son kez diyorum ki doğru yol varken kim seçer ki bozuk yolu?.. Emeklere sağlık...

Okuduğunuz için teşekkürler,

Naim.

yazan: Naim Baycan
kaynak: ranini.tv
TkD4M2.gif

Tuğba Yurt Heart
Teşekkür verenler:
Teşekkür verenler:
Teşekkür verenler:
Teşekkür verenler:


Hızlı Cevap
Konu



Hızlı Menü: